Benzer çifti deri sanatı ile kültürel mirası geleceğe taşıyor
Haber20.04.2025 11:44 Pazar
Isparta’nın Yalvaç ilçesinde deri sanatçısı olan Cihat ve Cemile Benzer çifti, 36 yıldır birlikte yürüttükleri meslekleriyle hem kültürel mirasa katkı sağlıyor hem de Türkiye’yi uluslararası alanda temsil ediyor. Cihat Benzer, yıllar içinde yaptığı sanatsal çalışmalarla Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ’Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı’ belgesine layık görüldü. Ayrıca Isparta Kültür İl Müdürlüğü tarafından ’Yaşayan İnsan Hazinesi’ unvanına aday gösterildi.Çift, katıldıkları festivallerde deri oyma sanatı ve mask üretimiyle de dikkat çekmeye devam ediyor. Isparta’nın Yalvaç ilçesinde faaliyet gösteren deri sanatçıları Cihat ve Cemile Benzer çifti, 1987 yılından bu yana birlikte yürüttükleri dericilik mesleğinde hem sanatsal hem ticari başarı elde etti. Deri oyma sanatı ve mask üretimiyle de dikkat çeken çift, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sanatçı belgesiyle tescillendi. Sanatçı Cihat Benzer, dericilik mesleğine İstanbul’da başladığını belirterek, ’1987 yılında bu işe adım attım. Ustalarım Emre Şenoğlu ve Akif Şenoğlu’ndan öğrendiğim bu mesleği, 1990 yılında kendi atölyemi kurarak geliştirmeye başladım. Turizm bölgelerine satış yaparak başladık, müşterilerimizin yurtdışı bağlantıları sayesinde bugün ürünlerimiz birçok ülkeye ulaşıyor’ dedi.
’Bugün uluslararası düzeyde tanınan bir atölyeyiz’ Benzer, atölyelerinde dericiliğin her alanına hâkim olduklarını vurgulayarak, ’Sandaletten dekoratif ürünlere kadar yaklaşık 350 çeşit ürün üretiyoruz. 2 boyutlu yelkenli tablolarla başladım, ardından 3 boyutlu biblolar yaptım. Bu çalışmalarla Kültür Bakanlığı’ndan sanatçı belgesi aldım’ ifadelerini kullandı.
Eşiyle aynı yolda 36 yıllık emek Benzer, meslek hayatında en büyük desteği eşinden aldığını belirtti. Eşi Cemile Benzer ile birlikte mesleği yürüttüklerini ifade eden Cihat Benzer, ’Eşim, bu işe evlendikten sonra ilgi duymaya başladı. Zamanla o da bu işin ustası oldu. Atölyemizde iş bölümü yaptık. Ben tasarım ve üretimi üstleniyorum, eşim ise desen ve boyama kısmını yapıyor. Her ikimiz de kendi alanımızda uzmanlaştık’ dedi.
Yalvaç derisinin mesleğe katkısı Benzer, kullandıkları derinin kalitesine dikkat çekerek, Yalvaç derisinin kimyasal içermemesi ve dayanıklılığı sayesinde ürünlerin hem sağlıklı hem de uzun ömürlü olduğunu belirtti. Türkiye’de el sanatlarıyla ilgilenen birçok deri ustasının Yalvaç’ı tercih ettiğini söyledi.
’Kültürel Mirasın Taşıyıcısı’ belgesine layık görüldü Cihat Benzer, yıllar içinde yaptığı sanatsal çalışmalarla Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ’Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı’ belgesine layık görüldü. Ayrıca Isparta Kültür İl Müdürlüğü tarafından ’Yaşayan İnsan Hazinesi’ unvanına aday gösterildi. Sürecin Cumhurbaşkanlığı onayında olduğu bildirildi.
Çırak yetiştirmek zorlaştı. gençler el sanatlarına ilgi gösteremiyor Cihat Benzer, dericilik mesleğinin ustalığının genç nesillere aktarılması için çıraklık sistemine verdiği önemin altını çizdi. Ancak günümüzde bu mesleğe ilgi duyan gençlerin sayısının giderek azaldığına dikkat çekerek, ’Her meslekte olduğu gibi, dericilikte de çıraklık çok önemli. Birçok gence mesleği öğretme fırsatı buldum. Bugün, İstanbul, Ankara ve Bodrum gibi farklı şehirlerde bu mesleği icra eden eski öğrencilerim var. Ancak, ne yazık ki günümüzde gençlerin el sanatlarına olan ilgisi azalmış durumda. Bu da çırak yetiştirmeyi giderek zorlaştırıyor’ dedi.
’Her ürün kişiye özel olmalı’ Deri sanatçısı Cemile Benzer, mesleğe eşiyle birlikte başladıklarını belirterek, atölyedeki iş bölümünü ve çalışma prensiplerinden bahsetti. ’Cihat’la 36 yıl önce evlendik. Evliliğimizle birlikte dericilik mesleğini de birlikte yürütmeye başladık. Zamanla bu işe ben de ilgi duydum ve ustalaştım. Şu anda Kültür ve Turizm Bakanlığı onaylı deri sanatçısıyım. Atölyemizde iş bölümü yaparak çalışıyoruz. Eşim kesim ve yapım aşamasını üstleniyor, ben ise desen ve boyama işlemlerini gerçekleştiriyorum’ dedi. Ürünlerde özgünlüğe büyük önem verdiğini vurgulayan Benzer, ’Bir çanta ya da aksesuar yaparken aynı modeli ikinci kez yapmamaya çalışıyorum. Çünkü her ürünün kullanıcıya özel olmasını istiyorum. Renkleri de hazır şekilde değil, kendi karışımlarımı oluşturarak elde ediyorum. Bu sayede her parça hem tasarım hem de renk açısından özgün oluyor’ dedi.